Sofra Trendleri 22 Aralık 2020
Reçete oluşturmak ve bu reçeteleri tabakta doğru sunup, en iyi halleriyle fotoğraflamak. Bunların tümü benim işim. Dolayısı ile dünyanın neresine gidersem gideyim tabak, çanak, çatal, bıçak topluyorum. Tabak olmadan ne iyi bir sofra kurar ne de iyi bir fotoğraf çekilebilirsiniz. Sonuç olarak nerede ne var iyi bilirim. Bir süredir bu işin öncüleri standart tabak ve bardak formlarından sıkılmış olacak ki asimetrik tasarımlarla sofralar kuruyor. Ezelden beri var olan asimetri tutkum sofra aşkımla birleşince ortaya beni mutlu eden kareler çıkıyor.
Bu hevesle kendi tabağımı kendim yapmak niyetiyle geçtiğimiz yıllarda yine benim gibi seramik tutkunu olan arkadaşım Selin’le bir kursa başladık. Kurs dediğime bakmayın. Bu işi ticari olarak değil sadece seramik tutkusu için yapan başka bir arkadaşımın atölyesinde aldık soluğu.
Çamuru karmak, kalıp çıkarmak, el becerisi ile asimetrik tabaklar yapmak konusunda ilk derste büyülenmiş gibi seyrettik. Onun kadar olmasa da sonunda bir şeyler ortaya çıkardık. En azından o günkü tecrübeler beni shop açmaya teşvik etti. Kendi tabağını kendin yapmak fikri heyecanlı ama bir o kadar da gerekli ekipmanı sağlayabilme işi. Öncelikle bu tabakları pişirebilmek için evin bir köşesini kaplayacak seramik fırına ayırmak ve sabırla uğraşmak gerekli. Allahtan artık biz varız 🙂 Modern tasarımlarla sarmalanan seramikler, tüm sofra tutkunlarını etkisi altına almış durumda. Peki farklı bir dünyaya kapılarını arayan, içimize kapandığımız pandemi dönemi yılı olacak 2021’de diğer sofra trendleri neler olacak?
EMAYENİN GÜCÜ
Özelliği antibakteriyel olması. Tercih edilmesinin en büyük nedeni ise estetik duruşu ve cam kaplamanın sağlıklı olması. Büyük annelerimizin mutfağında demirbaş olan emayeler 80’li yıllarda annelerimiz tarafından çelik tencere ve fabrikasyon porselenlere yenik düşmüştü. Ancak iki binli senelerin başında aşk tekrar alevlendi. Ben ve benim gibi tutkunları emaye için eskicileri talan etti.
Emaye kendimi bildim bileli favorim. Çünkü yemeği piştiği kapla servis etmek istediğinizde sofraya müthiş bir estetik getiriyor. Tabakları, bardakları keyifli sofralar hazırlamaya elverişli. Pişirme yapılabiliyor ama yüzeyini iyice yağlamak gerekiyor aksi takdirde yapışan gıda kolay çıkmıyor. Kesinlikle temizlemek için tel kullanmayın, su içinde bir gece bekletip süngerle temizleyin.
Öykü Thurston ve Başak Onay ikilisi Bornn ismiyle emayelere yeni soluk bir getirdi. Ne iyi oldu. Bornn yepyeni serileri ile emaye dünyasında fırtınalar estiriyor. Öykü Thurston “Şehir hayatı ve günün yoğun karmaşası içinde nefes almak ve sakin, tadını çıkararak yemek yemek artık zorlaştı. Herkes pratik bir şekilde yemek yiyeceği sofra ürünleri arayışı içinde. Tabii ki estetik kaygılar da son derece ön planda. Eskiden olduğu gibi 84 parça yemek takımını evlenirken alıp senelerce kullanmak artık yok.” diyor.
TÜM ZAMANLARIN MALZEMESİ SERAMİK
Elbette tasarım ve renkler içinde bulunduğu zamana göre değişmekte ama porselen, sağlıklı ve estetik sofralar için geleneksel bir malzeme.
Cena Deco bu akımın iyi bir temsiycisi. Trendleri takip eden ürünlerin geçici olduğuna, zamansız ve sade güzellikteki tasarımların ise kalıcılığına inanıyorlar. Mağazalarında seramiği, Avrupa’dan Tayvan’a insanları yaşamın saf özelliklerine yönlendiren sade ve sürdürülebilir stillere sahip olan 3CO markası ile temsil ediyorlar. 3CO aslında bir kavram, bu kavramın arkasındaki Taocu fikir ise “Üç sebep, on bin sonuç” olarak tanımlanmakta. Nişantaşı mağazalarında porselen takımlar özel Asya çamuru ile 1350 derecede el ile yapılıyor. Bu yemek takımlarını birçok ünlü uluslararası restoranlar da tercih ediliyor.
Seramik denilince 2014 sonlarında yaygınlaşmaya başlayan küçük atölyeler ve konsept tasarımlar ise 2021 yılında hızını kesmeyecek. Bu dükkanda geleneksel renkler olacak ama seramik dünyasında bu sene farklı renklere hazır olun!
AHŞAP GERİ GELDİ
Şimdi ‘woodworker ‘olma zamanı. Bu işin en önemli öncülerinden biri olan New York’lu Ariela Alasko, 2009 yılında kendi dairesi için ahşap aksesuarlar ve mobilyalar yapmaya başlamış. Fakat tutkusu hızla büyümüş ve hobisi 900 metrekarelik stüdyosunda tam zamanlı bir iş haline gelerek birkaç yıl önce ise kaşık oyarken hissettiği büyük aşkı keşfetmiş ve şimdi zamanın çoğunu çınar, kiraz, akçaağaç gibi ağaçlarla küçük aksesuarlar yaparak harcıyor. Minicik bir kaşığın fiyatı otuz dolar, bu fiyatlar 200-400 dolara kadar çıkıyor. Pahalı bir tutku.
Ağaç oyma işi Türkiye’de zaten hep vardı ama artık modern tasarımlarla yayılmaya başladı. Akıl almaz işçilik ve sabırla yapılan ahşap oyma sanatı ‘Kündekari’ yine canlanır mı bilemem ama ahşaba modern ve basit formlar vermek birkaç yıldır zaten dünyada hızla yükselen bir trend. Sofralarında el yapımı ahşap oyma kaşıklar, çatalları fazlasıyla görmek mümkün hale geldi.
Yorum yapın